Okul çıkışı genelde aşağı yuvarlandığımdan, arada kipaya uğrarım.Bugün de uğradım.Genellikle projenin takdimi sonrası "Hohoho bugün de böyle bitti şimdi gidip boş boş gezerim a ke!" mantığıyla atarım kendimi içeri.
Hoooop önce dergilerin olduğu yere, uykusuz almaya.Ondan sonra kırtasiye bölümüne yeni acayip kalem gelmiş mi, tesco acaba 'çok zekice lan' diyebileceğim bir klasör tasarımını 5 liradan satıyo mu diye fellik fellik dolanırım.Bugün bir yenilik görmediğimden o bölümde fazla kalmadım.
Dedim "Ne varsa kozmetikte var, döte kuvvet yürü Gaen!"(Dansta canı çıkan Gaen'in ölümcül kas ağrıları, 4 saat sunum dinledikten sonra kasların kitlenmesiyle fenafillaha ulaşmıştır.Döt de ağrımaktadır evet.)
Kozmetiğe nedense hep hijyenik ped bölümünden dalıyorum (OOOORRKİİDD OOORKİİİDD!!..) Gene oradan daldım hatta birkaç paket kestirmiştim gözüme ama vazgeçtim.(Çok acayip bir şey, aranızda bir bağ falan kuruluyo o paketlerle, çekici.)Hemen karşı rafında pambıkları görünce "Abooov pambık da alucü, peçeteynen makyaj silicü diye yüzümü dahriş edip durun." Pambığı aldıktan sonra genelde son durağım olan şampuan, saç kremi ve benzeri ürünlerin rafına yöneldim.Ordan da çok sevdiğim gliss sprey saç kremini alayazdım.(Pembesini aldım bu sefer geçenki turuncuydu, bu seferki saçlarımı pambık gibi yapıp dümbük gibi parlatacakmış.Pambık da bu yazının etiketi olsun madem.)
"Gaen Gaeeeen!Gel, rahatla, bırak kendini, gel, gel..."
Vay a ke dedim noluyo?! Etrafa bakındım kim bu ar namus düşmanı diye, kimse yok."Gaenn Gaeen!" İyice uyuz oldum, 'nerden gelii bu ses huleyn!!' diye takip ettim.Kendimi poşet çayların önünde bulduğumdaysa çok geçti.Çoktandır, 'Papatya çayı alıcaz Gaen unutma.' diyip de unuttuğum tüm soyut hatırlatmalar önümden bir film şeridi gibi geçti.
Ancak endüstriyel tasarımın büyüsüne kapılıp, papatya çayı yerine kutusu çok güzel olan bir relax çayı, bir de içinde 4 farklı meyve çayı olan bir bıdıktan aldım.
Ondan sonra artık gideceğim başka bir durak bulamadığımdan elimdekileri saydım veeee 5! ( 5=beş=ekspres kasa=kendini durdurmak için fırsat) Aha, fırsat bu fırsat başka bir şey görmeden kasaya!
Şimdi asıl beni düşündüren noktaya geliyorum :
Neler aldım?
-uykusuz
-pambık
-sakinleştirici çay
-meyveli çay ( hemde 4 çeşit, açgözlülük, hepsinden istemek, neticesinde de bana özel üretilmiş olmak.)
-en sevdiğim saç kremi
Torbayı açınca depresyon koktu yemin ediyorum.Aldığım şeylere bak!
Uykusuz= "Abi az güleyim ya, öldüm can sıkıntısından."
Pambık= Şefkat, yumuşacık olmak
Sakinleştirici çay= ? ('Do I really have to explain' işareti)
Meyveli çay= Bir başka küçük mutluluk kaynağı
"Her yeeeeeer karanlıııııııkk....."
hohohohohoho =D =D
*Picture :
Shopping by ~JohnMalkovichIsBack
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Fantastic likes this =D
can alıcı nokta yazının sonu olmuşta, pedlerle aranızda bağ kurulması kısmı aldı benim canımı. niye ki lan? var mı mantıklı, bilimsel bi açıklaması bunun? "en mahremimi sana açıyorm lan eheh" gibi bişey mi söz konusu?
thank u fantastic, greetings from Turkey =D
ceykılım doktorum, şimdi bu pedler olmasa bizim halimiz yaman biliosun.Sen sadece biliosun, bi de böyle ani saldırılar karşısında saflarında ped yoksa biz o dehşet anları an be an yaşıyoruz.O nedenledir ki bu bağ söz konusudur, tabi bu benim düşüncem.Senin dediğin daha baskın olabilir başka hatunlarda =D